EKMEK VE SİRK
… Already long
ago, from when we sold our vote to no man, the People have abdicated our
duties; for the People who once upon a time handed out military command, high
civil office, legions — everything, now restrains itself and anxiously hopes
for just two things: bread and circuses
Juvenal (circaA.D. 100) (6)
Juvenal (circaA.D. 100) (6)
Bir Eğlence Aracı Olarak Türcülük
Sirk,
Hayvanat Bahçesi ve Yarışlar Örneği (1)
Hayvan -
insan birlikteliği, başlangıcından bugüne dek boyut ve nitelik değiştirerek
varlığını sürdürmüştür. İlk zamanlarda, yiyeceğini avlamak ve yırtıcı
hayvanlardan korunmak şeklinde görülen basit yaklaşım, evcilleştirme ile
birlikte yerini ekonomik kazanımlara ve sosyal paylaşıma bırakmıştır. Süreç
içerisinde hayvana yüklenen anlamlar, insan odaklı bir yaklaşımla yapılan
tanımlamalar, ona karşı tutumun ve bakış açısının belirleyicisi olmuştur.
İnsanın
tekçiliği de, ırkçılığı da, cinsiyetçiliği de türcülüğüyle başlayan bir
süreçtir. Algı sürecinin ‘tekçileşme’ serüveni, insanın öncelikle doğadaki
diğer varlıklarla komşuluk ilişkisini, ardı sıra da kendi türü arasındaki
eşitliği bitirmesiyle koşut bir süreçtir.(1)
Geçmişten günümüze en
yaygın kabul gören ahlaksal ayrım, (insan olsun ya da olmasın) kendi
cemaatimizin bir parçası olan mahluklarla onun dışında kalan varlıklar
arasındaki ayrımdır.(2)
Eski
Yunan felsefecileriyle başlayan insanın “üstünlüğü” varsayımı çok uzun süre
egemen olmuştur. Modern felsefe içerisinde dahi bu görüş etkinken hayvana karşı
farklı bakış açılarının bulunabileceği olasılığı da kendine yer bulabilmiştir.
Batı geleneği, insanın özerk olduğu, adalet kavramını anlayabilecek yetenekte
olduğu düşüncesini temel alarak insanların “üstün” oldukları görüşünü ve
hayvanların genellikle insanların kullanımı için var olduklarını benimsemiştir.(3) (4)
Roma’da
cumhuriyetin çöküntüye uğramasıyla kurulan imparatorluk, siyasal ve kültürel
bozulmaya neden olmuştur. Cumhuriyetin imparator düktatörlüğüne dönüşmesiyle
birlikte demokrasi kendinin tersine dönüşmüştür. Tıpkı, aydınlanmanın getirdiği
demokrasi ve eşitlik anlayışının, yerini modern dönemde kitle toplumuna
bırakması gibi, Ekmek ve Sirk de demokrasinin tam karşıtına dönüşmümesinin
sonucunda ortaya çıkmıştır. Ekmek ve Sirk formülü, Roma imparatorluğu
döneminde, çalışmayan kitlelerin anarşiye kaymamaları için devlet tarafından
beslenmelerini, barındırıp, eğlendirilmelerini sağlamak üzere uygulanmaktaydı.
Bu formüle göre, asayişi sağlamanın yollarından biri, kentte yaşayan herkese
yıllık olarak belli miktarda mısır unu ve zeytinyağı vermekti. Sirk oyunları
da, toplum düzeninin korunması açısından ekmek kadar gerekliydi. (…) Antik
Çağ’daki oyunlar kamunun katılımını içerirken, Romalıların oyunları modern
dönemin sıradan TV izleyicisinin durumunda olduğu gibi yalnızca “izleme”ye dayalıydı.(5)
KAYNAKÇA
(1) Hayvanlarla Yaşamı Paylaşmak (Atilla
Özgür) Vet Hekim Derg 81 (2):9-13, 2010
(2)
http://www.birikimdergisi.com/guncel-yazilar/996/sinirsiz-zulum-eglence-sektorunde-hayvanlar-hayvan-yarislari-sirkler#.VxDU33AinAA
(3) DeGrazia D (2006): Hayvan Hakları. (Çev: Hakan Gür). Dost Kitabevi
Yayınları, Kültür Kitaplığı: 51, Ankara.
(4) Francione GL (2008): Hayvan Haklarına Giriş. Çocuğunuz mu? Köpeğiniz mi?
(Çev: Renan Akman, Elçin Gen). İletişim Yayınları, Hayvan Hakları Dizisi: 2, İstanbul
(5) Kitle Kültürü ve Sirk Kültürü (Filiz
Aydoğan)
(6) https://en.wikipedia.org/wiki/Bread_and_circuses
(6) https://en.wikipedia.org/wiki/Juvenal
İnsanın tekçiliği de, ırkçılığı da, cinsiyetçiliği de türcülüğüyle başlayan bir süreçtir. Algı sürecinin ‘tekçileşme’ serüveni, insanın öncelikle doğadaki diğer varlıklarla komşuluk ilişkisini, ardı sıra da kendi türü arasındaki eşitliği bitirmesiyle koşut bir süreçtir.(1)
Geçmişten günümüze en yaygın kabul gören ahlaksal ayrım, (insan olsun ya da olmasın) kendi cemaatimizin bir parçası olan mahluklarla onun dışında kalan varlıklar arasındaki ayrımdır.(2)
Eski Yunan felsefecileriyle başlayan insanın “üstünlüğü” varsayımı çok uzun süre egemen olmuştur. Modern felsefe içerisinde dahi bu görüş etkinken hayvana karşı farklı bakış açılarının bulunabileceği olasılığı da kendine yer bulabilmiştir. Batı geleneği, insanın özerk olduğu, adalet kavramını anlayabilecek yetenekte olduğu düşüncesini temel alarak insanların “üstün” oldukları görüşünü ve hayvanların genellikle insanların kullanımı için var olduklarını benimsemiştir.(3) (4)
Roma’da cumhuriyetin çöküntüye uğramasıyla kurulan imparatorluk, siyasal ve kültürel bozulmaya neden olmuştur. Cumhuriyetin imparator düktatörlüğüne dönüşmesiyle birlikte demokrasi kendinin tersine dönüşmüştür. Tıpkı, aydınlanmanın getirdiği demokrasi ve eşitlik anlayışının, yerini modern dönemde kitle toplumuna bırakması gibi, Ekmek ve Sirk de demokrasinin tam karşıtına dönüşmümesinin sonucunda ortaya çıkmıştır. Ekmek ve Sirk formülü, Roma imparatorluğu döneminde, çalışmayan kitlelerin anarşiye kaymamaları için devlet tarafından beslenmelerini, barındırıp, eğlendirilmelerini sağlamak üzere uygulanmaktaydı. Bu formüle göre, asayişi sağlamanın yollarından biri, kentte yaşayan herkese yıllık olarak belli miktarda mısır unu ve zeytinyağı vermekti. Sirk oyunları da, toplum düzeninin korunması açısından ekmek kadar gerekliydi. (…) Antik Çağ’daki oyunlar kamunun katılımını içerirken, Romalıların oyunları modern dönemin sıradan TV izleyicisinin durumunda olduğu gibi yalnızca “izleme”ye dayalıydı.(5)
KAYNAKÇA
(1) Hayvanlarla Yaşamı Paylaşmak (Atilla Özgür) Vet Hekim Derg 81 (2):9-13, 2010
(2) http://www.birikimdergisi.com/guncel-yazilar/996/sinirsiz-zulum-eglence-sektorunde-hayvanlar-hayvan-yarislari-sirkler#.VxDU33AinAA
(3) DeGrazia D (2006): Hayvan Hakları. (Çev: Hakan Gür). Dost Kitabevi Yayınları, Kültür Kitaplığı: 51, Ankara.
(4) Francione GL (2008): Hayvan Haklarına Giriş. Çocuğunuz mu? Köpeğiniz mi? (Çev: Renan Akman, Elçin Gen). İletişim Yayınları, Hayvan Hakları Dizisi: 2, İstanbul
(5) Kitle Kültürü ve Sirk Kültürü (Filiz Aydoğan)
(6) https://en.wikipedia.org/wiki/Bread_and_circuses
(6) https://en.wikipedia.org/wiki/Juvenal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder